24 Ekim 2023 tarihinde TBMM'de gerçekleştirilen özel bir oturumda, sanatçı ve eski milletvekili Sırrı Süreyya Önder'in anılması, hem politikacı hem de sanatçı kimliğiyle Türkiye'nin gündemine damga vuran bir tören olarak gerçekleştirildi. Anma etkinliğine katılan pek çok isim, Önder'in hem sanat alanındaki katkılarına hem de siyasi yaşamındaki başarılarına değindi. Sırrı Süreyya Önder, gerek sanatçı kişiliğiyle gerekse siyasi duruşuyla büyük bir kesim tarafından benimsenmiş bir isim. Bu bağlamda, yapılan anma töreni sadece bir hatırlatma değil, aynı zamanda ülke gündemindeki politik değişimleri ve sanatın rolünü tartışan bir platform oldu.
Sırrı Süreyya Önder, 30 Mayıs 1970'te İstanbul'da dünyaya geldi. Genç yaşta tiyatro ile tanışan Önder, birçok tiyatro oyununda rol alarak sahne deneyimini artırdı. Sanat hayatına başladığı dönemde, Türkiye'nin toplumsal olaylarına duyarsız kalmayan bir anında, sanatı bir araç olarak kullandı. Bu bağlamda, özellikle devrimci ve toplumsal meselelere değinen eserleriyle dikkatleri üzerine çekti. Önder’in sahneye taşıdığı toplumsal konular, onu sadece bir sanatçı değil, aynı zamanda bir aktivist haline getirdi.
2007 yılında, İstanbul milletvekili olarak meclise giren Önder, siyasi kariyerini sanatla iç içe sürdürdü. Hem bir sanatçı hem de bir milletvekili olarak, toplumsal adalet ve eşitlik konularında dikkat çekici çalışmalara imza attı. Özellikle ifade özgürlüğü ve sanatçı hakları konusundaki standları, onu birçok genç sanatçının ilham kaynağı yaptı. Anma günü düzenlenen etkinlikte bu noktalar üzerinde duruldu ve Sırrı Süreyya Önder’in mirası üzerine çeşitli görüşler paylaşıldı.
Meclis'te gerçekleştirilen anma törenine, sanat camiasından ve siyasi haritadan çeşitli isimler katıldı. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan TBMM Başkanı, Önder’in sanata ve topluma olan bağlılığını vurgulayarak, "Sırrı Süreyya Önder, sahnede olduğu gibi mecliste de bir sanatçı gibi davranıyordu. Herkesin sesine kulak veren bir liderdi" dedi. Anma etkinliğinde yapılan konuşmalarda, Önder’in yaşamı boyunca savunduğu değerler ve sosyal adalet mücadelesi üzerinde durulurken, katılımcılar, onun hak ve özgürlükler konusundaki duruşunu da hatırladılar.
Etkinlikte sanatçılar, şairler ve yazarlar Önder’in eserlerinden bazı bölümleri seslendirdiler. Bu performanslar, katılımcılara sahnede olduğu gibi, Önder’in duygu dünyasını bir kez daha yaşattı. Anma sonrası yapılan söyleşilerde, Önder’in hem sanat alanındaki hem de siyaset alanındaki etkisi tartışıldı. Katılımcılar, Önder’in iz bıraktığı noktalar üzerine fikir alışverişinde bulundular ve onun mirasının nasıl sürdürülebileceği konusunda ortak noktada buluşmaya çalıştılar.
Sonuç olarak, Sırrı Süreyya Önder’in anılması, sadece onun hatırlanmasını değil, aynı zamanda sanat ve siyaset arasındaki bağın yeniden sorgulanmasını sağladı. Meclis’te gerçekleştirilen bu anma etkinliği, Önder’in yaşamına ve çalışmalarına dikkat çekmekle kalmayıp, aynı zamanda daha adil bir topluma yönelik mücadeleyi simgeleyen önemli bir durak oldu. Önder’in hayatı ve mücadeleleri, hâlâ toplumda yankı bulmaya devam ediyor. Anma etkinliği, bu mirası taşımanın ve bugünün dünyasında aktif bir şekilde sanat ve siyaseti harmanlamanın önemine de vurgu yaptı.